20 Kasım 2007 Salı

SEVGİ

Yatağına yattığında saat sabahın 3'üydü. Ama yine de uyuyamıyordu. Sağa dönüyor olmuyor, sola dönüyor olmuyor, bir türlü gözüne uyku girmiyordu. Bu kadar mı zordu sevdiğine " seni seviyorum " diyebilmek kalbini açabilmek. Sevdiğiyle bir ömrü birlikte geçirmek istediğini söyleyebilmek bu kadar mı zordu ? Ya reddederse olmaz derse? O zaman ne olacaktı ? Pişman mı olacaktı, küçük mü düşecekti ? Küçücük yüreği bir kuş gibi çırpınıyor, kafasında bir sürü düşünce koşturuyor.... Keşkeler, sonradan yaşanacak pişmanlıklar, böyle mi yapsam, şöyle mi desemler köşe kapmaca oynuyorlardı.

Allahım ne zordu duyguları ifade edeblmek, söze dökebilmek. Oysa bugüne kadar ne çok şey için sevgisini dile getirmişti. " Bu yazarı çok severim ifadesi anlatımı mükemmeldir"
" Aaa bak şu restaurantın balıkları çok lezizdir. Ortamını da çok severim"
" Ben çocukları severim ne şirin şeylerdir" Evet daha yüzlerce kez, yüzlerce şey için sevgisini dile getirmişti. Ama neden O'nun için sevdiğini söyleyemiyordu. O'na seni seviyorum, sen benim aşkımsın diyeblmek için neden bunca iç sıkıntısı çekiyordu. Anlamıyordu anlayamıyordu... Geç kalmaktan korkuyordu. Bu düşünceler içinde ne zaman uykuya daldığını anımsamıyordu. Başucunda çalan telefonun sesini hayal meyal fark ederek uykulu bir sesle açtı. Saat öğlene geliyordu ve karşısında sevgi dolu fakat ürkek bir ses vardı. " Seni seviyorum" diyordu.
" Uzun zamandır sana söylemek istiyordum ama çekiniyordum. Karşılıksız olmasından çekiniyordum" diyordu. Allahım rüya mıydı ? Günler geceler boyu düşünüp de söyleyemediği şu iki cümle şimdi telefonu öbür ucundan kendisine söyleniyordu. Seviyor seviliyordu bundan büyük mutluluk huzur var mıydı ? Geç kalmadan, pişmanlıklar yaşamadan şimdi bu iki insan mutlu yuvalarında çocuklarına " seni seviyorum" demenin güzelliğini anlatıyorlar.

Sevgi paylaşılırsa güzeldir. Sevgi mutluluktur. Sevgimizi göstermekten, söylemekten kaçtığımız her an yaşamımızdan yitirdiğimizdir. Sevelim, sevgimizi paylaşalım.

Hiç yorum yok: